Analytics

30 Ocak 2006

Teoman’ın Manevrası

Balans ve Manevra’yı seyrettim dün… Herkesin “haydi bastır ya ya ya!” nidalarıyla anlattığı ve yerin dibine batırdığı filmi soluk almadan izledim. Azınlık kaldım.

Bir filmi neresinden tuttuğunuz önemlidir. “Yaşadığın hayat senin anladığın kadardır” misali, herkesin bir filme ya da kitaba bakış açısı ve hissettikleri farklı olabilir. Heyecanı herkes en üst noktada, aşkı ve sevgiyi en yoğun bir biçimde ve gündelik hayatında yaşamadığı gibi görmek ve hissetmek isteyebilir. O zaman zaten Balans ve Manevra doğru bir adres değil.

Ama abartıdan kaçan anlatımı sade, nüanslarda ve kimi zaman da birkaç kırık dökük kelimenin ardına saklanmış diyaloglarda verilen duyguyu çok sevdim. Her şey olduğu gibiydi, gözetleme duygusunu bizzat yaşattı bana… Burak Sergen ve Bülent Kayabaş’ın rolü kavrayışı etkiledi beni… Hulâsa film, büyük harflerle bağırmadan derdini gayet iyi anlatabilmiş bence…

DVD’nin seçenekler bölümünde Teoman ile yapılmış söyleşiyi izledim. “Birkaç oyuncu dışında birçoğu kendini oynadı gibi” bir laf etti. Doğru, üstelik hiç ama hiç sırıtmamış.

İçinden geldiği gibi bir şeyler yapmanın tadı hiçbir şeyde yok sanırım…

1 yorum:

  1. Bendebaktim gecende bu filime ve kötü demek istemiyorum, sadece anlamaya calisiyorum...

    "Kalbinde nasila, öyledir" cok aklima takildigi bir söz ve beni cok düsündürdü...
    sizce ne demek istiyor, ne anlamina geliyor... sizin yorumunuz beni cok ilgilendiriyor...

    cevapiniz icin tesekkür ederim...

    YanıtlaSil