Çocukken plastik kaplarda satılan Ömür Yoğurt soframızdan hiç eksik olmazdı ama nedense yoğurtla aram hiç hoş olmadı. Genelde annemin ısrarıyla, yüzümü buruşturarak zar zor birkaç kaşık atardım. Şimdilerde esamesi bile okunmuyordur mamutlaka markanın ya neyse...
Temmuz’da diyet
miyet olaylarına sıkı sıkıya sarılınca da zorunlu yoğurt talimi de başladı
evde. O dönemde Tefal Yoğurtçum’u görünce bir deneyeyim, belki evde kendi
yoğurdumu yaparsam gaza gelirim diye düşündüm. Neyse, o gündür bugündür sofrada
yoğurt eksik olmuyor. Ben Tefal Yoğurtçum Kompakt kullanıyorum. Mikro aileler için
gayet yeterli. Süzme kabı kullanmadan yaptığınızda, aslında cıvık bir kıvama
sahip oluyor. Tabii mayalama süresiyle de ilintili bu durum. Ben ortalama 8-9
saat mayalıyorum. Daha uzun mayalarsanız daha katı bir kıvam elde edebilirsiniz
ama bu sefer yoğurdun tadı ekşimeye başlıyor dikkat. Ama benim gibi yoğurdu
ayran olarak tüketiyorsanız 8-9 saat yeterli. Hiç su katmadan kimi zaman
fesleğen, kimiz zaman taze nane, hiç bir şey yoksa da sade olarak ayran yapıp
bol bol içiyoruz valla. Bu sayede asitli içecek alışkanlığından da kurtulduk.
Makinanın süzme
yoğurt aparatı da gayet başarılı. Birkaç kez denedik hakikaten de süzme yoğurt
elde edebiliyorsunuz. Daha büyük aileler için daha fazla yoğurt üretme
kapasitesine sahip modelleri de var. Üstelik daha büyük olanlarla birlikte tek
porsiyonluk küçük cam kavanozları da geliyor. Böylece yoğurdu farklı bir kaba
aktarma ya da porsiyonlama derdinden kurtuluyorsunuz. Aslında kapasitesi küçük
olsa da bu modelin de kavanozları olmalıydı derim.
Benim gibi
tencereleri lahana gibi sarmaya üşenenler için gayet pratik bir çözüm bence
yoğurt makinaları. Sonuçta bu tür makinaların çalışma prensibi aynı ve çok
basit. Bu yüzden farklı markalar da kullanabilirsiniz.
Yoğurtla barış ilan
etmek isteyenlere öneririm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder